Jilet gibi kayaların göğe yükselen ahraz narasıdır Toroslar. Yükseklere çıkıp da şöyle çepeçevre etrafa bakınca ince bir ürperti dolanır insanın sırtında. Heybetin, bakir tabiatın ve yabanın uğultusu çağıldar dört bir yanda. Uzayın dip boşluğuna yapışıp milyarlarca yıldır dönüp duran hayatsız bir gezegende , o tarif edilemez, korkunç ve devasa ıssızlığı dinlemek gibidir.

İsterseniz Blogcu kategorilerinden öne çıkan içeriklere göz atabilirsiniz. Üye blogların içeriğinden blog yazarları sorumludur.

საძინებელში რომ გავედი, ჩემი ქმარი დავინახე, რომელიც საწოლზე იჯდა და ერთ წერტილს მიშტერებოდა. მეც უხმოდ ავწიე საბანი და დავწექი. ამ ბოლო დროს ისედაც დიდი პრობლემები გვქონდა ურთიერთობაში, ახლა ხომ საერთოდ. ჩვენს შორის უზარმაზარი ნაპრალი გაჩნდა. გვერდზე გადავბრუნდი და მაშინვე ჩამეძინა. კიბეებზე ასვლა ცოტა გამიჭირდა, რადგან რამდენიმე ასული გველი ერთად მიიკლაკნებოდა.

Öyle bir iniş ki dağılmış, kirlenmiş, eskimiş. Ağladığıma bakma ben böyle gülüyorum. Göstermem yağmura gözyaşlarımı kıskanmasın diye. Ve sırtına havlu koyar annesi. Sarı renkli gazeller bütün yorgun düşüşlerini toplayıp, bir beyaz düşe sığındılar.